Bugün sizlere son yıllarda ülkemizde de kullanılmaya başlanan, permakültürcülerin zaten bildiği, çok eski zamanlardan beri kadim uygarlıkların kullandığı iki önemli tarım girdisini anlatacağım. Uzun bir yazı, o yüzden çayınızı kahvenizi de alın ve okumaya başlayın.
Bunlar biyo-aktif kömür ve o kömürü yaparken ortaya çıkan odun sirkesi.
Her iki malzeme de bir çiftliğin içinde çok kolayca yapılabilir. Gerçek sürdürülebilir bir çiftlik için bu iki malzemenin çiftlikten çıkan malzeme ile yapılması şart. İlk başlarda deneme amaçlı dışarıdan alsanız da üretimi içerde halletmek kendi kendine yetebilen bir çiftlik olabilmek için çok önemli.
Biyo aktif kömür tamamen oksijensiz ortamda 280C ile 400C sıcaklıklarda yanarak karbona dönüşmüş organik maddelerin, un gibi ufalanarak gübre veya kompost yığınlarına, solucan gübresine veya mikrobiyel sıvı gübrelere eklenmesi sonucu elde edilen solüsyon biyo aktif kömürdür. Karbona indirgenmiş materyal pek çok gözenek barındırdığı için bakterilere yuva olur. Besinleri toplayarak depolar ve topraktaki asiditeyi düzenler. Fazla azotu dengeler.
Mangal kömürü ile biyo aktif kömür yapılmamalıdır. Zira mangal kömürü halen daha içerisinde yanacak bitki özütü ve uçucu sıvılar bulundurur ve bunlar aslında bitki gelişimini durdurabilecek bileşimlerdir.
Piroliz işlemi yani oksijen almadan yanma işlemi kapalı bir ortamda tek bir bacadan duman çıkacak biçimde ve mangal kömüründen daha uzun sürede yapılır.
Odun sirkesi de bu yanma sonucunda bir damıtma imbiği ile bacadan çıkan dumandaki nemin yoğunlaştırılması sonucu elde edilir. Bu elde edilen sıvı ham odun sirkesi olarak adlandırılır. Dinlendirme sonucu içindeki yağ üste çıkar ve katranı da dibe çöker. Orta tabakada ise açık bal renginde bir sıvı toplanır. Bu sıvı rafine odun sirkesidir.
Oksijensiz ortamda odun kömürü yapılırken genelde sert ağaçlar kullanıldığında daha iyi odun sirkesi yapıyor. İyi rafine edilmiş odun sirkesinde alkol, metanol, aseton ve çiçek kokularına rastlarsınız. Bazı firmalar odun sirkesini kimyasal olarak üretiyor ve kokusu gerçekten acımsı ve katranlı oluyor. Rengi açık ve kokusu alkol ve çiçek kokularından oluşuyorsa kaliteli ve rafine bir odun sirkesi demektir.
200 litrelik bir varilde 12-15 saat yanan odunlardan yaklaşık 2-7 litre arası odun sirkesi çıkar. Odunun sertliğine göre miktar değişir. Kimyada Pyroligneous (pirolignöz) asit olarak isimlendirilir.
Farklı ağaçlar farklı özelliklerde odun sirkesi yapar. Hatta ağacın kabuğu ile kerestesi arasında da fark olur. Bu yüzden odun sirkesinin sizin çiftliğinizden çıkan odun veya organik maddeler ile yapılması çok önemli. O bölgeye has ve barındırdığı bileşenler açısından bölgenin ihtiyacı olan bileşenler ancak yerel organik madde ile yapılan odun sirkesinde olur.
Biyo-aktif kömür Amazon ormanlarındaki kazılarda katman katman ortaya çıkartıldı. Buralarda insan eliyle geniş arazilere odun kömürü serpildiği ve tarım yapıldığı sonuçlarına varıldı. Endüstriyel devrimden evvel insanlığın çoğunlukla odun yakarak ısındığını düşünürsek çıkacak kömür ve külün de bir yerlerde kullanılma ihtiyacı doğar ya da gelişigüzel bahçeye, tarlaya atılması ve yararlarının görülmesi sonucu tarımda kullanılmasının önü açılmış olabilir.
Odun sirkesi kullanımına 2000 yıl öncesine ait yazılı kayıtlarda rastlansa da çok eskilerden beri üretilip kullanıldığı bilinmektedir. Özellikle Japonya’da çok yaygındır. Eski Mısır, Yunan, Çin medeniyetlerinde aktif olarak her yerde kullanılmıştır. Mumyalamadan tutunda çeşitli hastalıkların giderilmesi için kadim tıp uygulamarında yerini almıştır. Amazon havzasında da çok eski kullanım alanları olduğu biliniyor. Zaten biyoaktif kömürün ilk kullanıldığı yerin Amazon havzası olduğunu düşünürsek, odun sirkesinin buralarda aktif olarak kullanıldığını da tahmin edebiliriz.
Biyo-aktif kömür ve odun sirkesi birer kadim malzeme ama yeni yeni kullanımını tekrardan keşfediyoruz ve bilimsel tabana oturtuyoruz. Alınan sonuçlar da çok memnun edici.
Odun sirkesi, 1930’lardan beri de tarımda yaygın olarak kullanılmaktadır. Hatta bazı ülkelerin Tarım Bakanlıkları çalışma grupları kurup üzerinde bilimsel araştırmalar yaparak veri toplama ve kullanım kriterlerinin belirlenmesine çalıştıklarını biliyoruz. Organik sertifikalı tarım için de oldukça iyi bir üründür. Odun kömürü üreten tesislerde ek bir gelir amaçlı odun sirkesinin üretilmesi çok yararlı olacaktır.
Çoğunlukla aseton, asetik asit, metanol bileşenlerinden oluşur ve 200 kadar organik madde içerir. %80 ile %90 civarında su bulundurur.
Odun sirkesine sıvı biyoaktif-kömür de diyebiliriz.
Balıklar için biraz zehirleyici, ve oranlara uyulmazsa bitkiler için de çok zehirleyicidir. O yüzden 1:500 ya da 1:200 oranlarında seyreltilerek kullanılır.
Odun Sirkesi Yararları
Hakkında araştırmaların devam ettiği odun sirkesi farklı ülkelerin tarım bakanlıkları tarafından özellikle organik sertifikalı tarımda kullanılması amaçlı desteklenmekte. Benim bulduğum kaynaklar Avustralya, Tayland, Çin, ABD’nin bazı eyaletleri ve Güney Amerika menşeli.
Genel olarak kök, gövde, patates gibi yumruların gelişimine, yaprak, çiçek ve meyve gelişimine olumlu katkıları var. Bir meyve bahçesinde ilk kullanılıdığında meyve miktarında patlama olmuş.
Yaşayan her organizma için oranlar aşılmadığı ve aşırıya kaçılmadığı sürece hiç bir zararı yok.
Özellikle tozlaşmayı sağlayan böcekler ve arılara bir zararı yok.
Briks değerlerinde çok yükselme yapıyor. Topraktaki tüm besleyici maddeler meyveye, yaprağa geçiyor. Fotosentezi çoğaltıyor. Bu olay meyvenin besleyici değerlerinin yükselmesine neden oluyor.
Kompost yapımında kullanılarak kalite arttırılıyor.
Topraktaki fazla azot miktarını dengeler, bitki metabolizmasını hızlandırır, meyvede şeker oranını yükseltir.
Tavuklarda yumurtlamayı teşvik eder.
Mantar ve virütik hastalıklar için birebirdir.
İneklerde et kalitesini arttırır.
Hidroponik üretimde deneyleri devam ediyor ama ırımtüzende kullanan bulamadım. Zaten balıklara biraz zararlı ama yaprak gübresi olarak kullanılabilir. pH kontrolü yapılarak hidroponik üretimde kullanılabilir.
Tarımda kullanıldığı yerlerde gübre kullanımını %50 düşürmek gerekiyor. Toprakta kullanılan odun sirkesi hem mikrobiyolojik hayatı hem de bitkilerin fotosentezini iyileştirdiği için fazla gübre kullanmaya gerek yok deniyor.
İnsanlarda karaciğer rahatsızlıkları, hepatit, sarılık, ciğer kanseri gibi durumlarda iyi geldiği üzerine araştırmalar da var. Deri ülserleri, ağız ülserleri gibi hastalıklarda da kullanılmış.
Mide asitlerinin düzenlenmesi, vücut kokularının giderilmesi gibi konularda da kullanılmış.
Odun Sirkesi Kullanım Oranları
Aşağıdaki oranlar uzun araştırmalar sonucu ortaya çıkartılmış oranlardır. Bu oranları aşmanız durumunda yıkıcı etki yapabilir.
1:200 seyrteltilerek 1 metrekare toprağa 1 litre olacak biçimde toprak destekleyici, düzenleyici olarak kullanılabilir.
1:50 seyreltilerek hazırlanacak 50 litrelik solüsyon 8-10 metreküplük komposta atılabilir.
İlk yaprak gübresinde 1:200 ve sonrakilerde 1:300 seyreltilerek yapraklara uygulanabilir.
1:200 seyreltilerek ekilecek tohumlara bir gece uygulanır. Bu tohumlar hızlı filizlenir.
1:20 oranında seyreltilerek böcekleri kovmada kullanılabilir.
Domates köküne 1:500 ve çilek köküne 1:200 solüsyonları ile kök nematodlarına karşı direnç sağlar.
Lahanalara 1:500, mısıra 1:300 uygulanırsa böcek ve güveleri kovar.
Domates ve salatalıkta 1:200 ile mantar hastalıklarına ve kök çürümelerine iyi gelir.
Biberlerde 1:300 ile çiçeklerin meyveye dönüşmesini çoğaltır.
Meyve ağaçlarında 1:500 veya 1:1000 seyreltilerek uygulanırsa meyve kalitesini arttırır, şeker oranını yükseltir.
1:50 oranında seyreltilmiş odun sirkesi kümes altlığına serpildiğinde kokuyu giderir.
Kanatlı, Büyükbaş ve küçükbaş hayvan yemlerinde 1:200 veya 1:300 seyreltilerek kullanıllırsa bağırsaklarındaki floraya yararlı etki eder ve yemlerin daha iyi sindirilmesini sağlar. Salmonellayı kontrol altına alır. İneklerde günlük 300 gram biyoaktif kömür ve 100gram pekmez karıştırılarak verildiğinde ve sularına odun sirkesi karıştırıldığında metan gazını üreten bakterileri azaltır, sindirimi hızlandırır ve et miktarını yükseltir.
Batı Avustralya eyaletinde 60 ineklik sürü ile et üreten Doug Pow isimli çiftçi 1000 Avustralya doları harcayarak aldığı biyoaktif kömür ve pekmez yukarıdaki oranlarda ineklere vermiş ve ile sadece et satışından 17bin avustralya doları net kar elde etmiş. Çıkan inek gübresinin de çok kaliteli olduğunu ve otlakları beslediğini ve metan gazının da azaldığını düşünürsek aslında getirileri çok daha fazladır.
Benim Kullanım Yöntemim
Ölçek olarak odun sirkesini yapacak kadar büyük bir yerim ve organik materyalim yok. Odun sirkesini 1 veya 5 litrelik bidonlarda satın alıyorum.
Biyo-aktif kömür için de bazen mangaldan kalanlar, bazen de tohum yetiştirmek için aldığım oluyor. Irımtüzende kullandığım filtrelerde de kömür var. Bunları değiştirdikçe ufalayıp bahçeye gömüyorum. Irımtüzende kömürün içindeki yanıcı maddeler gidiyor ve bakteriyel etki de aktif hale getiriyor.
Odun sirkesini yukarıda sıvı odun kömürüne benzetmiştim. Yani iyi bakterilerin yaşaması için ideal bir ortam sunuyor. Buradan yola çıkarak, hazırladığım mikrobiyel sıvılara, özellikle oksijenli ortamda hazırladığım irfan çaylarına odun sirkesi ekliyorum. Oran olarak yukarıda verilen değerlere baktığımızda ortalama 1:500 civarında odun sirkesini LAB, ısırgan, karakafes gübrelerine ekleyip iyice karıştırıyorum ve süzüp sulama bidonlarına doldurup bahçeyi suluyorum. Kalan tortuyu solucan kompostuma ekleyip üzerine kaya unu atarak solucan gübresinin de kalitesini oldukça yükseltiyorum.
Eski zamanlarda tarım için biyoaktif kömür, kül, odun sirkesi, çiftlik hayvanlarının gübresi, kaya unu ve peynir yapımından çıkan peynir altı suyunun kullanımı dışında başka bir şey kullanılmıyordu herhalde. Bu maddelere okuduğum makalelerde çok sık rastlıyorum. Zaten mantık olarak da bu malzemeler dışında başka bir malzeme doğal olarak bulunmuyor. Tarımı zorlaştıran aslında biziz.
Ticari çiftliklerde biyoaktif kömür ve odun sirkesi kullanımı normalde uygulanan kimyasallara ve gübrelere bir ek olarak düşünülmemelidir. Çiftlik sahibi holistik olarak tüm uygulamalarını gözden geçirip uygulamaların hepsini biyoaktif kömür ve odun sirkesi etrafında yeniden yapılandırmalı ve tüm gübreleme, ilaçlama, bakım zaman çizelgelerini değiştirmelidir. Hatta tarladan çıkacak organik materyalin yakılarak odun sirkesine ve biyo aktif kömüre dönüştürüleceği düzenekleri de kurmalıdır ki sürdürülebilir bir tarım örneği olsun. Yani, yama şeklinde uygulamalar yerine toptan bir mentalite değişimi şarttır.
Kaynaklar
Aşağıdaki kaynaklar ingilizce fakat arattırırsanız Türkçe kaynaklara da ulaşmak mümkün. Bazı Türkçe kaynaklarda verilen seyreltme oranları benim verdiklerimin 100 katı ama sanırım kendi spesifik ürünleri için vermişler bu değerleri. Aldığınız firmanın kullanım talimatlarına uymanızı tavsiye ederim.
Ben Türkçe kaynakları okumadım. Burada derlediğim bilgilerin güvenilir kaynaklardan doğru olarak gelmesi benim için çok önemli ve siz okuyucularıma karşı bir görevdir. Okuduğum araştırmalar ve sitelerin güvenilir olması ve doğru bilginin blogumda yayınlanması benim prensibimdir.
http://www.woodvinegar.com.au/
Odun sirkesi ve salmonella
Odun sirkesinin tavuk yeminde kullanılması
Avustralya ve Yeni Zelanda Biyokömür ve odun sirkesi raporu
ANZBI-2019-_-A-Report-on-the-Value-of-Biochar-and-Wood-Vinegar-v-1.1.pdf (anzbc.org.au)
Derli toplu güzel bir yazı olmuş üstat. Eline sağlık:)
Emeğinize sağlık, tarım bakanlığının yapması gerekeni siz yapıyorsunuz. Teşekkürler.
BEATIFUL ESSAY