Çevre kirliliği, korbondioksit üretimi, küresel ısınma gibi kavramları son zamanlarda daha çok duyar hale geldik. Her iş sektörü enerji tüketimini düşürmek, karbondioksit emisyonunu azaltmak ve en önemlisi de maliyetleri kısmak için girişimlerde bulunuyor. BT sektöründe de bu tür bir kavram ve prensip konuşulmaya ve oturmaya başladı. Green IT denilen bu akımda firmalar artık daha az enerji tüketme yollarına bakıyor ve bunu bir pazarlama aracı gibi kullanıp bilinçli tüketicilere ulaşmaya çalışıyorlar. Ne kadar yarar sağladığının veya uygulanıldığının avukatı olmayacağım fakat birey olarak yapabileceklerimiz var.
Bazı kaynağı belli olmayan istatistiklere göre tüm dünyanın enerji tüketiminin %2’si BT sektörü tarafından harcanıyormuş. Eğer doğruysa kullandığımız bilgisayarların atmosfere yaydığı korbondioksit, hava taşımacılığı endüstrisininkine eşit oluyor. Demek ki hem birey olarak evde hemde firma olarak bir şeyler yapmamız lazım.
Çok küçük bir katkı gibi görünse de en azından BT sektörü olarak üzerimize düşeni yapmamızın gerekli olduğunu düşünüyorum. Bugün her işimizi elektrik ile görüyoruz. Bu enerjinin üretilmesi ve dağıtılması da ucuza olmuyor. Daha az kullanmak hem sizin elektrik faturalarınızı hemde karbondioksit emisyonunu düşürecektir.
Hızlıca yapılacak bir kaç şey:
- CRT monitörleri LCDler ile değiştirmek
- Geceleri ekran koruyucular yerine bilgisayarları tümden kapatmak, fişden çekmek
- PCleri thin-client’lar ile değiştirmek
- Veri merkezlerinin taşeron firmalara taşınması
- Yazıcı çıktılarının çift taraflı alınması
- Çok gerekli olmadıkça yazıcının kullanılmaması
- Stand-by modundaki cihazların fişden çekilmesi
- Laptop adaptörlerinin kullanılmadığı zamanlarda fişten çekilmesi
- Kullanılmayan sunucuların fişten çekilmesi
- Elektriğin ucuz olduğu saatlerde derleme ve yüksek işlem gücü gerektiren işlerin yapılması
- Sanallaştırma ile donanım maliyetlerinin kısılması
Firmanızda kullandığınız sistemleri gözden geçirip, tetkik edilmesi gereken konular da var:
- Firmanın enerji tüketimini günlük, haftalık, aylık olarak bulmak
- En fazla enerji harcayan birimleri, sistemleri, kişileri, zamanları tesbit etmek
- Bu birimlerin enerji sarfiyatlarını azaltmak için plan yapmak ve uygulamak
- Enerji tüketimi sonuçlarının bir önceki rakamlar ile karşılaştırılması
- Yıllık enerji sarfiyatının ne kadar düşürüldüğü (Kilowatt saat olarak) ve bunun elektrik faturalarına nasıl yansıdığının (TL) tesbiti
- Diğer bir yöntem de firma binasının izolasyonunu sağlamlaştırarak soğutma ve ısıtma giderlerinin kısılması olabilir.
Birde hem firma içi sosyalleşme hemde bir pazarlama aracı olarak yapabileceğiniz etkinlikler var. Firma olarak ağaç dikerek ürettiğiniz korbondioksidi bir miktar amorti edebilirsiniz, firmanın ismi ile anılacak bir koruluk bile olabilir. Firma içinde yeniden kullanımı arttırabilir ve geriye dönüşebilecek/dönüşmüş ürünler kullanabilirsiniz, sadece bilgisayar gibi teknolojik ürünler değil; örneğin tuvalet kağıdı, kırtasiye, yazıcı kağıtları, çay, kahve, yemek artıkları vb gibi şeyleri geri dönüştürebilirsiniz. Firmadan çıkan çöpleri aza indirgemek için solucan çiftliği, compost gibi çözümler ve teknolojik çöpü azaltmak için de eski sistemleri okullara yada ihtiyacı olanlara bağışlayabilirsiniz.
Görüldüğü gibi yapabileceğimiz pek çok şey var. Motivasyonumuz da varsa ki en büyük motivasyonumuz giderlerin kısılması, bu basit önlemlerin alınmaması için hiç bir neden yok. Ben sebze bahçesi olaylarını sevdiğim için ofiste ve evde çıkan yeşil mutfak artıkları, çay, kahve vesaire ile kağıt çöpleri solucan çiftliğimde geri dönüştürüyorum ve sebze bahçesi için çok verimli bir toprak ve gübre oluşturuyorum. Daha fazla kağıt ve solucanların yemediği artıklar ise compost oluyor ve buda bir toprak olarak geri kazanılıyor. Evde çoğunlukla laptop kullandığımız için ve geceleri tüm stand-by modundaki cihazları fişten çektiğimiz için bir kazancımız da oluyor. Ne kadar kazancım olduğunu ölçmedim fakat elimden geleni yapıyorum. Avustralya’da elektrik üretimi devlet tekelinde değil ve kendi elektriğini üretip fazlasını grid üzerinden geri satmak bile mümkün. Yani tamamı ile güneş enerjisi ile kendi kendine yetebilecek bir sistem kurmak mümkün ama tabii astarı yüzünden daha pahallıya çıkabilir yada sistemin kendini amorti etmesi uzun süre alabilir.
Merak ediyorum ülkemizde Yeşil BT konusunda adım atmış firma var mı, yöntem olarak neler yapıyorlar ve karbondioksit emisyonlarını ne kadar düşürmüşler?
Technorati Tags: Green IT