Oksijenli, oksijensiz olmak üzere iki tür kompost çayı hazırlayabiliriz. Gerçi soluduğumuz havanın %74’ü azot iken bu kompost çaylarına oksijenli demek doğru değil. Biz bunlara havalı ve havasız diyelim.
Bu kompost çaylarına girecek olan malzemenin yapısına ve istediğimiz sonuca bağlı olarak aşağıdaki iki metottan birini seçiyoruz.
Mineral Açısından Zengin, Havasız Çay
Bahçe artıkları ve otsu yeşil bitkilerle hazırlayacağımız çay, çürüme gerektirdiği için hem havasız hem de fermente olması gerekiyor. Bu çayların mikrobiyolojisi bir kaç maya bakterisi dışında çok çeşitli değildir ama mineral açısından çok zengindir. Yeşil artıkların çürümesi sonucu tüm mineral suya eriyik olarak geçer. Karahindiba, karakafes, ısırgan, aloe vera ve yabani otların fermente edilmesi ile hazırlanır. Bu işlem aynen bir ineğin bağırsaklarında meydana gelen işlem gibidir ve oluşan metan gazları yüzünden kokusu pek iyi değildir. İlk bir kaç gün, bu çay, köpüklü olur ve bakteriyel açıdan yoğundur. Zaman geçtikçe bu yoğunluk azalır ve bitkiler iyice çürüdüğünde tamamen mineral yoğunluklu bir çaya dönüşür. Bu dönüşüm 1 ay ile 6 ay arasında olabilir. Varillerin dibinde kalan çürümüş bitkiler sebze yataklarına direk gömülebilir. Bu sıvı gübreyle uğraşırken elinize ameliyat eldiveni giymenizi tavsiye ederim. Özellikle tırnaklara yapışan koku çok zor çıkıyor.
Mikrobiyoloji Açısından Zengin, Havalı Çay
İyi hazırlanmış solucan kompostu, bahçe kompostu veya yanmış gübrenin suda hava verilerek eritilmesi sonucu bakteri miktarının arttırılması; ek olarak peynir altı suyu veya kefir eklenerek biyolojinin çeşitlendirilmesi ile daha çok toprakta eksik olan iyi bakterilerin desteklenmesi amaçlı yapılıyor. Burada ki amaç mineralden ziyade mikrobiyoloji çeşitliliğidir. Hava için iyi bir hava pompası şart. Minik akvaryum pompaları ile düşük miktarlarda çay hazırlanabilir ama 30 metrekareden fazla alana çay yapacaksanız en az 200 litrelik varile ve iyi bir hava pompasına ve hava taşına ihtiyaç var. Oksijenin bol olduğu ortamda gelişen bakteriler kötü koku yaratmaz.
Bunların dışında bir de havasız ve fermenteye izin verilmeyen kompost çayları var ama bunun yapılması teknik olarak zor ve bence gereksiz.
Benim yaptığım fermente balık gübresi (balık hidrosol) ise kokusundan yanına yaklaşılacak gibi değil ve zaten uyarımı da aldım. O yüzden gübre üretim metotlarımı gözden geçiriyorum ki evliliğim devam edebilsin 😀
Bende ırımtüzen sistemi ve güçlü bir hava pompası olduğu için havanın bir miktarını kompost çayıma yönlendirebiliyorum. Aşağıda gördüğünüz düzeneği de varilin dibine inecek biçimde yaptım ve tüm boruları tazyikli havaya karşı yapıştırdım.
Kompost çayında kullanmak üzere kokusuz bir balık gübresi de yaptım. Kore doğal tarım yöntemlerinden şeker ve balık parçaları ile hazırlanan bu gübre tamamen kokusuz. Şekerin ozmosiz etkisiyle de hücre seviyesinde parçalanma yaptığı için çok besleyici ve yağlardan amino asitlere pek çok besin barındırıyor. Bu gübreyi kompost çayında kullandığımda, bira gibi köpüklü bir çay elde ediyorum.
Kokusuz balık gübresi için 1 ölçü şeker ile bir ölçü balık parçaları karıştırılıyor. Bir süre sonra balık suyunu salmaya başlıyor. Reçel gibi bir şey oluyor. 6 ay sonra kullanıma hazır. Sazan gibi balıklar bu iş için biçilmiş kaftan ama uskumru ayıklarken ortaya çıkan artıkları da değerlendiriyorum. Derin deniz balıklarından mavi renkli balıklar çok iyi gübre oluyor diye duymuştum.
Neden
Tüm bu işlemleri bahçemizden hasat ettiğimiz ve yediğimiz ürünlerin eksilttiği besinlerin toprağa geri dönebilmesi için yapıyoruz. Çünkü yediğimiz her meyve, yaptığımız her salata topraktan bir miktar besinin kaybolmasına neden olur. Bu kaybolan besinleri yerine geri koymazsak o toprak bir süre sonra kısırlaşır. Aslında imkânlar el verse humanure ile kaybolan besinleri yerine koysak çok iyi olurdu ama dediğim gibi evden atılmak istemiyorum.
Hava vererek yapılan kompost çaylarında iplik kurtları (nematodlar) çok daha yoğundur çünkü bunların gelişimi için oksijenli ortama ihtiyaç var. Üç tür iplik kurdu var, bunlar bakteri yiyenler, mantar yiyenler ve avcılar olarak adlandırılıyor. Bu üç türün kompost çayınızda bulunması topraktaki besin döngüsü ve azot döngüsü için çok gereklidir. Gerçi bunların büyük çoğunluğu insanlarda yaptığı hastalıklarla zararlı olarak adlandırılıyor. Ama 9 farklı nematod familyası bazı böceklerde parazit olarak yerleşip mücadeleye de yardımcı olduğu için özellikle araştırmacıların dikkatini çekmiş (Allantone-matidae, Diplogasteridae, Heterorhabditidae, Mermithidae, Neotylenchidae, Rhabditidae, Sphaerulariidae, Steinernematidae ve Tetradonematidae).
Tabii biz kompost çayımızı yaparken sadece bu 9 familyayı seçme şansımız yok ama kompostumuz kaliteli bir kompost ise çoğunlukta olabilirler.
İplik kurtları yarı-akuatik canlılardır ve toprak partiküllerini saran su tabakasında yaşarlar. Güneş ışığına maruz kalırlarsa veya kuraklık olursa ölürler.
İplik kurtları sulama varilinin dibine de çökebilir, bu yüzden varilin mekanik olarak karıştırılması önemli ama çok karıştırınca da ölüyorlar. Ayrıca yüksek basınçlı pompa bulunduran püskürtme sistemlerinde de ölebiliyorlar.
Tahmin edersiniz ki yukarıda bahsettiğim 9 iplik kurdu familyasından bazıları ticari ürün olarak satılmakta. Uygulama sırasında önce toprak ıslatılıyor, sonra iplik kurtları püskürtülüyor ve tekrar sulama yapılarak yapraklarda veya toprak yüzeyinden kalmış iplik kurtlarının toprağın altına inmesi sağlanıyor.
Damlalıklı sulama sistemi ile malç altından sulamak bence en iyisi ama filtrelerin çıkartılması gerekiyor ki iplik kurtları ile tıkanıklık yapmasın.
Tüm yaprak gübreleri ve sıvı gübreler gibi kompost çayı da akşam veya sabah, sıcaklıklar 14 dereceyi geçmeden ve bitkilerin direk güneş görmediği zamanlarda toprağa uygulanmalı.
Hava vererek kompost çayını ilk yaptığımda köpükler varilin dışına taşmıştı. Irımtüzen suyunu kullandığım için mineral açısından da zengin bir suydu ve solucan kompostum da kendi hazırladığım mineral bazlı (kaya tozu ve silika yoğunluklu) solucan dışkısıydı. Ortaya çıkan kompost çayı ile tüm ağaçlarımı suladım. Bu tür gübreleri bodur şeftali ağaçlarımda deniyorum çünkü bu ağaçların reaksiyonu diğer büyük ağaçlarla karşılaştırıldığında çok daha hızlı. O sene gerçekten ilk defa tatlı bir şeftali yemiştik.
Kompost çaylarını köpükler oluşmaya başladığında (yazın 1 ya da 2 gün, kışın 5 ya da 7 gün arası) hemen kullanmak gerekiyor ki mikrobiyoloji yoğunluğu en üst seviyedeyken toprağa en fazla yararı sağlayabilsin. Yoksa köpükler dinip aradan bir kaç gün geçince (5 ya da 8 gün) mikrobiyoloji ölmeye başlıyor ve olay sadece mineral yüklü bir sıvı gübre haline dönüşüyor. O zaman demleme zamanını 4 haftaya çıkartıp tamamen mineralizasyon olmasını sağlamalı ve öyle kullanmalı. Mineralizasyon, tüm katı partikülleri eriyik haline getirir ve bitkilerin almasını kolaylaştırır.
Sıvı gübreler toprak mikrobiyolojisini beslemek ve besinlerin döngüsü için çok yararlı. Suyun kıt olduğu ve damlalıkla sulama yapılan yerlerde sulama sistemine bir ventüri ile entegre edilebilir ve doğrudan toprağa ulaşması sağlanabilir. Hidroponik yapıyorsanız, havalı gübreler direk sistemde kullanılabilir. Irımtüzen yapıyorsanız arada bir nitratı yüksek suyu da toprak bahçelerinizi sulamak amaçlı kullanabilirsiniz. Bu döngüleri kurmak atık oluşturmadan çiftçilik yapmanıza sebep olacaktır.